Nilgün Cerrahoğlu: Belleğini yitiren demokrasi

 
Nilgün Cerrahoğlu: Belleğini yitiren demokrasi Nilgün Cerrahoğlu: Belleğini yitiren demokrasi

 Savcı Hur’un raporunda belirttiği üzere “oğlunun ölüm tarihini bilmiyor” ama Başkanlık koltuğu iddiasından vazgeçmeyeceğini biliyor.  Bu durumda Demokrat parti kodamanlarının kendisini “sağduyuya çağırması” ve bir biçimde Başkan adaylığından feragate ikna etmesi gerekiyor.  Orta Doğu’ya ilişkin sorularda Mısır devlet başkanı Sisi ile Meksika devlet başkanı Lopez Obrador’u karıştırdı.   Gerçi o da Biden dan sadece 3 yaş genç ve o da Orban’la Erdoğan’ı karıştırmakla malül. Ama Biden buradan “tencere dibin kara, seninki benden kara” savunmalarıyla çıkamaz.  Guardian’da dün Marina Hyde’ın yazdığı gibi siyasette bundan böyle “vibe/aura ya da algı” çok belirleyici. Ve bir geçit gününde, kralı giydiriyormuş gibi yapıp onu çırılçıplak, üryan halde sokağa salarlar…Teba hayrete düşse de ses etmeye cüret etmez.  Bir çocuk sonunda “Aaa kral çıplak!” diye haykırana dek. Beyaz Saray’da “hasar sınırlamak” için alelacele bir basın toplantısı düzenlendi. .  Biden’a da halihazırda olan bu.  “Hafızam iyi, hafızam iyi, hafızamda sorun yok!” diyerek son derecede defansif bir üslupla gazetecilerin sorularını yanıtlamaya çalışan ABD Başkanına bakarken, aklıma 14 Mayıs seçimleri ardından “Buradayım, Vallahi de Billahi de bu-ra-da-yım!” diye masalara vurarak adeta kendi kendini ikna etmeye çalışan Kılıçdaroğlu’nun görüntüleri geldi. Bunun üzerine ortalığa tespih taneleri gibi daha önceki uluslararası toplantılarda Mitterand ile Macron’u, Kohl ile Angela Merkel’i karıştırdığı gerçekleri döküldü.  Özetlemek gerekirse Demokratlar, dereyi geçerken at değiştirmek niyetinde değil.  “Başkan bunadı mı?” tartışmalarını spesifik olarak tetikleyen son olay, Robert Hur isimli özel yetkili bir savcının, Trump için de aslında yapılageldiğince, Başkan yardımcılığı dönemi akabinde teslim edilmesi gerekirken teslim edilmeyen belgeler üzerinde hazırladığı bir raporla patlak verdi. Dolandırıcılar narsist krala “ancak aptalların göremeyeceği ihtişamda” giysiler hazırlamayı ve dikmeyi vaat ederler.  En güçlü ve en zengin demokrasinin geldiği yere bakın!",.  Ne ki Biden, hiç orada değil. .  Neredeyse “vesayet altına alınması gereken cezai ehliyeti olmayan yaşlı” konumuna düşen Biden küplere bindi. 80’ini deviren ABD Başkanının son bir yıldır huzurevi moduna geçtiğini, sosyal medyayı izleyen herkes biliyordu. İkide bir Başkan, Başkanlık uçağının merdivenlerinden tökezleyerek düşüyor, sıklıkla lafını toparlayamıyor, isimleri unutuyor veya karıştırıyor, cümlelerin sonunu getirmekte zorlanıyordu.  FERAGATE HAZIR DEĞİLBundan böyle ne olur?Olması gereken Biden’ın kendiliğinden çekilmesi, kendinden genç adayların önünü açması ki… genç bir rakiple karşı karşıya gelmesi halinde Trump’ın yenilmesi çok güçlü bir olasılık.   “Tam” dedim kendi kendime; “işte kaybeden aday tüneline girildiğinin resmidir!”Beyaz Saray’daki basın toplantısı, ABD Başkanlık seçimleri için bir kırılma noktası oldu. Kimileri hatta Demokrat Parti’de böyle bir “ağır top” kadrosunun bile bulunmadığını söylüyor ve Biden’ın mucizevi biçimde çekilmesi halinde Demokratlar arasında göz gözü görmeyen, kıyasıya bir liderlik yarışının patlak vereceğinden korkuluyor.  Ancak bu konudaki beklentiler yok denecek kadar zayıf.  KILIÇDAROĞLU MİSALİ“Hafızanıza ne oldu Sn. Yeni olan basının “kral çıplak” demesi ve toplu halde bir Biden sorunu olduğunu kayda geçmesi. Öyle ki ABD Başkanı konuşmaya başladığında bundan böyle herkeste bir “Eyvah” duygusu oluşuyor. O nedenle Perşembe akşamı Biden’ın basın toplantısında yaşananlar yeni bir sürpriz değil. .  Ünlü masaldır. Tam Anderson’un Kral Çıplak öyküsündeki gibi oldu.  Çocuğun çığlığı ardından tepkiler büyür, kral gözden düşer. Başkan?”, “Başkanlık yapmanızı önleyecek bir sorun mu var?” minvalinde zehir zemberek soru bombardımanına maruz kalan Biden, kontrpiyede kaldı.  Ne Biden böyle bir özveriye hazır, ne parti ağır topları devreye girmeye aday. Biden, hasar, zarar, ziyanı toplarlamak için yapılan  toplantıda hasarı büyüttü.  Dört yıl önceki başkanlık yarışında Biden’a Sleepy Joe/Uykulu Joe lakabını takan Trump’ın, rakibi için bu kampanyada varın ne sıfatlar sıralayacağını siz hesap edin.  Biden’ın “mevzuyu bağlayamamak” konusunda art arda verdiği “olumsuz vibe”, Trump’tan bariz beter.  Bu durumda Amerikan seçmenine Kasım’da “geriatrik bir adayla fanatik, megaloman bir darbeci” arasında tercih yapmak kalıyor. Savcı raporda “Biden’ın hafızasının gidip geldiğini, bu nedenle yargılamaya gidilemeyeceğini” belirttiği için dananın kuyruğu koptu.

Nilgün Cerrahoğlu: Belleğini yitiren demokrasi

.  Biden’a da halihazırda olan bu. Öyle ki ABD Başkanı konuşmaya başladığında bundan böyle herkeste bir “Eyvah” duygusu oluşuyor. Ama Biden buradan “tencere dibin kara, seninki benden kara” savunmalarıyla çıkamaz.  Biden’ın “mevzuyu bağlayamamak” konusunda art arda verdiği “olumsuz vibe”, Trump’tan bariz beter.  Çocuğun çığlığı ardından tepkiler büyür, kral gözden düşer.  “Hafızam iyi, hafızam iyi, hafızamda sorun yok!” diyerek son derecede defansif bir üslupla gazetecilerin sorularını yanıtlamaya çalışan ABD Başkanına bakarken, aklıma 14 Mayıs seçimleri ardından “Buradayım, Vallahi de Billahi de bu-ra-da-yım!” diye masalara vurarak adeta kendi kendini ikna etmeye çalışan Kılıçdaroğlu’nun görüntüleri geldi.   Gerçi o da Biden dan sadece 3 yaş genç ve o da Orban’la Erdoğan’ı karıştırmakla malül. İkide bir Başkan, Başkanlık uçağının merdivenlerinden tökezleyerek düşüyor, sıklıkla lafını toparlayamıyor, isimleri unutuyor veya karıştırıyor, cümlelerin sonunu getirmekte zorlanıyordu.  “Başkan bunadı mı?” tartışmalarını spesifik olarak tetikleyen son olay, Robert Hur isimli özel yetkili bir savcının, Trump için de aslında yapılageldiğince, Başkan yardımcılığı dönemi akabinde teslim edilmesi gerekirken teslim edilmeyen belgeler üzerinde hazırladığı bir raporla patlak verdi.  Guardian’da dün Marina Hyde’ın yazdığı gibi siyasette bundan böyle “vibe/aura ya da algı” çok belirleyici. Beyaz Saray’da “hasar sınırlamak” için alelacele bir basın toplantısı düzenlendi.  Savcı Hur’un raporunda belirttiği üzere “oğlunun ölüm tarihini bilmiyor” ama Başkanlık koltuğu iddiasından vazgeçmeyeceğini biliyor. Tam Anderson’un Kral Çıplak öyküsündeki gibi oldu.  Ünlü masaldır.  En güçlü ve en zengin demokrasinin geldiği yere bakın!",.  Ne ki Biden, hiç orada değil. . Biden, hasar, zarar, ziyanı toplarlamak için yapılan  toplantıda hasarı büyüttü.  Özetlemek gerekirse Demokratlar, dereyi geçerken at değiştirmek niyetinde değil. Başkan?”, “Başkanlık yapmanızı önleyecek bir sorun mu var?” minvalinde zehir zemberek soru bombardımanına maruz kalan Biden, kontrpiyede kaldı. Yeni olan basının “kral çıplak” demesi ve toplu halde bir Biden sorunu olduğunu kayda geçmesi.  Neredeyse “vesayet altına alınması gereken cezai ehliyeti olmayan yaşlı” konumuna düşen Biden küplere bindi. Ve bir geçit gününde, kralı giydiriyormuş gibi yapıp onu çırılçıplak, üryan halde sokağa salarlar…Teba hayrete düşse de ses etmeye cüret etmez.  Ne Biden böyle bir özveriye hazır, ne parti ağır topları devreye girmeye aday. Dolandırıcılar narsist krala “ancak aptalların göremeyeceği ihtişamda” giysiler hazırlamayı ve dikmeyi vaat ederler.  Orta Doğu’ya ilişkin sorularda Mısır devlet başkanı Sisi ile Meksika devlet başkanı Lopez Obrador’u karıştırdı.  Dört yıl önceki başkanlık yarışında Biden’a Sleepy Joe/Uykulu Joe lakabını takan Trump’ın, rakibi için bu kampanyada varın ne sıfatlar sıralayacağını siz hesap edin. . O nedenle Perşembe akşamı Biden’ın basın toplantısında yaşananlar yeni bir sürpriz değil. Savcı raporda “Biden’ın hafızasının gidip geldiğini, bu nedenle yargılamaya gidilemeyeceğini” belirttiği için dananın kuyruğu koptu.  Bu durumda Amerikan seçmenine Kasım’da “geriatrik bir adayla fanatik, megaloman bir darbeci” arasında tercih yapmak kalıyor.  Bu durumda Demokrat parti kodamanlarının kendisini “sağduyuya çağırması” ve bir biçimde Başkan adaylığından feragate ikna etmesi gerekiyor. 80’ini deviren ABD Başkanının son bir yıldır huzurevi moduna geçtiğini, sosyal medyayı izleyen herkes biliyordu.  KILIÇDAROĞLU MİSALİ“Hafızanıza ne oldu Sn. Bunun üzerine ortalığa tespih taneleri gibi daha önceki uluslararası toplantılarda Mitterand ile Macron’u, Kohl ile Angela Merkel’i karıştırdığı gerçekleri döküldü.  Ancak bu konudaki beklentiler yok denecek kadar zayıf.   “Tam” dedim kendi kendime; “işte kaybeden aday tüneline girildiğinin resmidir!”Beyaz Saray’daki basın toplantısı, ABD Başkanlık seçimleri için bir kırılma noktası oldu.  FERAGATE HAZIR DEĞİLBundan böyle ne olur?Olması gereken Biden’ın kendiliğinden çekilmesi, kendinden genç adayların önünü açması ki… genç bir rakiple karşı karşıya gelmesi halinde Trump’ın yenilmesi çok güçlü bir olasılık. Kimileri hatta Demokrat Parti’de böyle bir “ağır top” kadrosunun bile bulunmadığını söylüyor ve Biden’ın mucizevi biçimde çekilmesi halinde Demokratlar arasında göz gözü görmeyen, kıyasıya bir liderlik yarışının patlak vereceğinden korkuluyor.  Bir çocuk sonunda “Aaa kral çıplak!” diye haykırana dek.